Şimdi sen bu yazdıklarımı hiç anlamayacaksın
Kapıyı açınca ayak ucuna düşen
Başka dilde bir mektup bu
Bir günlük fikirleri olan yaşlı bir kelebek
Seni biraz dar bir kafanın içinde buldum
Anlayasın diye devrik cümlelerimi 180 derece çeviriyorum
Seninle zaman bu yüzden değil
Kol saatin yüzünden yavaş geçiyor
O saatin yelkovanıyım ve akrebime koşuyorum
Zehrini istiyorum
Sen sabahları beni öpmezsin nedenini bilmiyorum
Benimle içmeye korkarsın
Ve kafiyelerden
Fazla düzenli evlerden de
İçin dışın dağınık
Ama pis değil
İkisi arasındaki farkı biliyorum
Ya bilmeseydim ve bıraksaydım seni
Sen yüzüme vurma ama
Seni bırakabilmem için ellerimde olman gerekir
Ve de kalkıp gidersin diye sıkılıp
Düz şeylerden
Şiir okuyorum
Çok fazla gülmezsin ama
Güldüğünde dudağının kenarından çiçekli saksılar devrilir
Seni olduğun gibi sevmeyi başardım
Betimlemeleri sevmeme rağmen
Cümleleri çevirmeyi öğrenmeye başlıyorum
gibi’yi de bıraktım
Sigaradan daha zordu
Seni kıyaslamadan seveceğim artık
O ağzında gevelediğin devirmelerin
Çevirmelerden kolay olduğunu bilemeyeceksin
Ben senin için bir ülkeyi devirebilirim ama
Sen benim için bir cümleyi deviremezsin.
