Hayatın sürekliliğine bazı günlerden
bir parçayı ayırarak ket vuruyordum
-bu, günün; her şeyi sıradanlaştırarak süren devinimine 
bir isyan bayrağı, calvino’nun fotoğrafçısına bir selam demekti-

mekanların anıları koruması gibi, kelimelerin imlediği her anlamda
düzensiz yanmış bacaklarıyla Jane Maryam’ın
hafızamın güvenilmez topraklarında uzandığı görüntü beliriyordu

Ben, kendini yemeye kuyruğundan başlayan bir yılan gibi
mevsimlerimi kesik kesik bir uyku halinde tüketmeye
henüz başlıyordum
Jane Maryam edepsizce, bir istiridye gibi açılarak 
bana yeni bir zaman dilimi, belirsiz bir takvim sunuyordu

Başı ve sonu belli olan her şey gibi
O da bir hatıraya dönüştü artık -aksi, yaradana mahsus- 
Jane Maryam, kendininki hariç bütün hüzünleri dışlayarak
kendi zamanının tadını çıkarıyordu

Şimdi bu kibrit otları ve çamurla dolu
bütün insan soyuyla çağlar boyu süren ortaklığımızı 
çağrıştıran bu yerde
heybemde bir akdenizli aldırmazlığıyla Jane Maryam 
-tanrısal bir figür, mitik bir kurban-
mantığa sığmayan dişi bir uysallıkla duruyor

Oysa onu bir şarkının içinden fırlayıp
bir filme karışırken görmeliydiniz
nesnel hafızanın keskin çizgilerinde değil
rastgele bir araya gelen özyaşam görüntülerinde
belli belirsiz bir arzu olarak Jane Maryam’ın
bir görünüp bir kaybolan hatlarını

Anlatmaktan utandığım rüyaların kahramanı
Nazanine Maryam 
düşsel bir ilişkinin kelimeye gelmeyen tarafı olarak
geçmişimden bir kabuğu kaldıran her çehreden
bilincimin bulanık taraflarına yansıyor şimdi

Oysa onu, doğduğu yeri birbirine katarken görmeliydiniz
ele avuca sığmayan, zamanla üst üste binen, birbirine karışan algıların toplamı olarak, zamanın ürettiği bir yanılgı, zihnimle yaşıt bir imge olarak Jane Maryam’ı, onu bir araya getiren tüketilmiş yüzleri, çamuru, sazlıkları, geriye giderek kavranan her şeyde gelecek için bir ipucu bıraktığını görmeliydiniz

Şimdi Jane Maryam
yıllardır bana eşlik ettiği bu yolculukta 
sona geldiğini hissediyor

çünkü her yaşta biraz daha
alınıp satılan dünyayla göbek bağım güçleniyor
her şeyin netleştiği bir dünyada Jane Maryam’a yer yok
göz konulmadık yeri kalmamış bir yaşamda barınamıyor
artık onun için yerini bir başkasına 
daha net daha kuru bir görüntüye 
daha renksiz daha sabırlı bir yüze bırakma vakti
boynuma attığı kemendi gevşetip
ağır ağır, hafif adımlarla beni terk edecek

son yayımlananlar