her değerin küsuratında bir sonsuzluk vardır
ama arada kalırsan sıkıştırır seni 
iki böyle bir rakamdır

sakladım dünümü bugünümden hissimi fikrimden
sakladım beni tavrımla sisledim
sakladım çöpümü gizlice attım
sakladım kavgamı kavgam değil artık
sakladım ben şu tavsayan yangını
sakladım içimde ikircikli bir çocuk

içimde hâlâ kabul görmediklerimin dertleri var
içimde iki türlü dert
içimde %37.2 alkol var
içimde aç bir karın ve yangın
içimde sabah ezanını duymanın telaşı
içimde müptezel dizeler var

çocuktum geçtim orkanın karşısına
dedim senin bu kan ağlattığın soğuk sular(ın)
evrende bir toz zerresi bile değildir
çocuktum bugüne daha çok vakit vardı
bir gün aslana bir gün kaplana
o hayvan oğlu hayvanlara müptezelliği anlatırdım
çocuktum birdim
ne küsuratım vardı ne ikiye dayanmıştım
çocuktum birdim 
bir gün peygamber devesine bir gün gelinciğe
müptezelliği ben öğretirdim

gönlünden geçmez hiçbir insanın
yapayalnız ölmek öyle
sessiz evinde bulunması cesedinin
günler sonra morarmış
komşular anlamış kokudan
gönlünden geçmez hiçbir insanın
işte benim de gönlümden geçmezdi böyle iki
bir anda buldum kendimi
sınırlı bir küsuratta
gencim dedim hallederim ben
geçtim insanın karşısına dedim
günün sonunda sen bir hayvansın
gencim dedim hallederim ben
dürüst de oldum yalan da söyledim
günün sonunda ben bir insandım

alınyazım nasıl olduysa iki
birini birine tercih edemem
içim ve dışım işte iki
günün sonunda pragmatist bir hayvanım
rumi’nin ben lafına başlarım
yaşam ve düş işte iki

son yayımlananlar