biz ne olmadıysak olacaktır olan
ne yaşadıysak
ne bittiysek
başlayacaktır hiç olmayan.

ben havayı ısırdım, hafızayı
kaskatı kasılan bedenimde
nasıl gözlerimi bir kelime ettim
en son ne zamandı;
takvim yapraklarıyla dudağımı kestim,
aramızda süzülen bir bıçağı şavkından sıyırdım,
çürük kamburlarımızdan kalp yaratmaya çalıştım,
ne zamandı en başta;
başını da sonundan izleyen iki seyirci gibi
birbirimizi soldurarak dolamaya çalıştık
birbirimize,
nasıldı buğumuza yaslanarak
kendi nefeslerimizden çıkarmak birbirimizi.

lise servisinden anımsıyorum seni,
ağzın açık. hayal. uykulu. yorgun. küçük.
uzanışımdan hatırlıyorum çözümsüzlüğe
tıkalı kalıp bir odacığa büyümeye,
büyümeye halkalanan bir kuzgun boğazımda. ve geçmişliğin;
kendisinde dağılan bir rengin kargaşasında
kurtulunacak bir uzuv aramak.
k u r t u l u n a c a k b i r ş e y y o k
ikimizi kaçırdım ikimizi kaplı bir deftere hapsettim
ikimizi dondurdum ikimizi karnımızı deşerek çıkardım, ikimizi.
ben hep havayı ısırdım, hafızayı
dikiş iziyle sırlanan gerçeklerle örtündüm
ben o örtüyü
geceleri hep senin üzerinden çektim.

nasılsa biliyorduk bilmemenin ihtimalini,
nasılsa biliyorduk bir ölümün ihtimalinde yaşamayı.

herkes aynı kara kuyuda bakardı suratına,
ben senle öğrendim bir hiç yaratıp
ona bakmayı,
herkes aynı tarafından sıyrılırdı kemiğin,
zamanı iğne ipliğinden sıyırıp bir kuluçkada saklamayı ben..
neyse ne boşver.

hayatını başka bir hayatla telaffuz etmek ölüme giyinmektir,
diye yazdım ellerime
ben o çocuk mezarlarından kazaklar ördüm sana
ben o çocuk mezarlarından.
çocuklaşmak.

son yayımlananlar