Doğumunda herkesin bulunan bir ilke
Kandaki kesici bizi ne kadar savurabilirse o
Benze değen jilet yüzünden dökülen yaprak
Hür geliyor bana çöllerde kımıldayan hayat
Bulma çiçekli elbiselerini çıkar üstünden
Çiçekleşmek toprak ediyor seni
Ve uzanıp bir örümceğin bacaklarını kesiyoruz
Ya da sen hep bölüyorsun konuşmamızı
koridorlara çarparak kırılıyor sesin
Senin bileğin gümüşten iğneler dökülüyor yere
Göğsündeki kanın yüzüne çıkarken bulduğu kimya
Anne yırtıcı nasıl da bırakıyor solucanları üstüne
Hiç çıkamıyorsun tentürdiyot kokusundan
Ve elinde oynadığın merhem saati ilaç kutusuna
Cerrahın göz kapaklarını keçeli kalemle çiziyor
Sen gülümseyince bir kurbağa gülüyor gözlerinde
Bak benim ezberim kötü dilimde patlak bir yarayla geziyorum
Bak benim canım sıkkın ameliyathane önünde seni bekliyorum
Annem görmez duyar hatıralarında yaşam verme gücü var
Bak dutun üstünde ip al artık onu koy yerine
