Başka bir şey olmalıymışım aslında
Şu an olduğumdan daha başka
Bir devlet memuru değil kesinlikle
Ya da bir sihirbaz ikinci sınıf bir pavyonda
Şapkadan çıkardığım tavşanı yine de sunmak isterdim leziz bir sosla
O başka…
Yarım kalmış bir Blues bestesi olabilirdim
Köpürürken ağzı Jimi’nin
Köpürürken son solosu dimağımda
Aksak ve sonsuz
Aksak ve sonsuz, topal bir tanrı gibi
Belki bir uğur böceği, sevgilimin dilinde
Uçsam da uçmasam da
Renkli replikler alacak annem eminim
Karantinaya alınmış bir mahalle olabilirdim
Zeytinköy mahallesi mesela
İçimde şenlik
İçimde yeşile boyanmış atlara bağlı bir cenaze arabası
İçimde ölüm
İçimde ot
Dışımda panzer
Dışımda burnu iyi koku alan köpekler ve polis takviyesi

Yol kenarında kendimi satabilirdim ya da
Yine Zeytinköy’de mesela
İçimde tır şoförleri
İçimde bir ayyaş
İçimde makina mühendisi
Yüzümde babamdan miras bir faça
Jessica’ymış takma adım mesela
Bunlar olmasam da şayet
Kırık bir salıncak olurdum kesin
Aydın Kanza’da üstelik
Dibimde henüz işlenmiş incelikli bir cinayet
Az ötemde işçi bayramı
Az ötemde yumruklar, sloganlar ve tazyikli sular
Sahil boyu gezinen bir kadındım belki de
Üzerimde kırmızı bir elbise
Yalatıp dalgalara boynumu
Her şeye rağmen barışığım kendimle
Yine de olduğum gibi ölücem
Irkçı değilim, seviyorum zenciliğimi
Homofobik de değilim kesinlikle
Ne varsa bugüne değin
Yaptığım tüm ipneliklerin
Arkasındayım