Bi huzursuzluk var
Havada, karada
Evde, dışarıda
İçimde, dışımda
Hatta yatağımda
Öyle ki kemirir ölüyü dahi mezarında
Ne olursa yakamda
Bir kene gibi yapıştı öylece sol yanıma
Sağanak sağanak geliyor üzerime
Kocaman iri yarı cüsseden mütevellit kovulmaz da öyle iterek kakarak
Bir huzursuzluk var
Dünyamda, dünyada
Uzayda hatta
Kalender kala kala fişini çekiyorum faniliğin
Ölümsüzüm artık bu işgalin ortasında
Kaça kaça değil kovalaya kovalaya yoruluyorum her şeyin aksine
Ama böyle de olmaz
Güneş elini eteğini çekse, kuşlar göçü bıraksa gitmez bu çorak topraktan
Bir iblis kıpkırmızı kafa tutuyor şeytanına
Bir iblis boyuyor renklerimi boydan boya kırmızıya
Bir huzursuzluk var nefesimin buharında
Sisli sokaklarda
İzbe duvarlarda
Eskimiş bir soft paketin yamulmuş kenarında
Öyle ki tat vermez düşleye düşleye sokakta yürümek
Loş ışıklarda parlamak bile görünür yapmıyor
Rüzgar mırıldanıyor şarkısını
Ama huzursuzluktan başka hiç bir şey fayda vermiyor
Mert Çelik
