Geldi gece ve indi ay gökten
Sevimi sanatımla yarıştırdık
Şehnâz çıksın diye orta yere
Makam-ı Hicaz ve Buselîk’i karıştırdık
Boş sokaklarda sütçü şeyhlerin kokusu
Boğaz üstü seferi zamanında
Hani yaşamamıştık
Hani orada
Hani giden tükenen
Sevi ki karşılıklı dediler
Boş patikalar karanlık sokaklar ve dolunay
Kaçan ki tutulmadır gülüşün ardından
Her şey iyi lakin soğuk illetinden kaçamamıştık
Itır ıtır tütün buğusu
Yine boğaz üstünde bir yalıda
Şu boş göğün yağmursuz kurusu
Boşver şeyleri, soğuğun kapısında kalmıştık
Beden ki bazen bir ibadethane
Bir tapınak ki tapılası
Ya da bir siya sokak lambalarının ruhundan içre
Bir lahza daha fazlası her an değil şeylerin
O kadar sağımdasın ki dediler sonra
Muthifim ben duyunca donakalmıştık
Ki böyle söylemek biraz ruh ister sonuçta
Bir hayal bir hayale değerse sonunda
Düşer gardı insanın
Düşer marjinal sansür
Düşer şapkalar -buselîk makamında-
Ve sapmalar düşteki
Gece yarısında
İşte şimdi yavaşladı makam-ı şehnaz
Kanunun yürürlüğe girdiği spontane notalar
Ve boğuk bir ud
Ve bulut
Karyağmur
Bir sürü süreklilikte bilinç akışı
Şeylerin onulmaz kaçışı şeylerden
Cevabı sözlenemeyen sorular
Biz bir öğücü bir öğüren 
Yani şimdi ben
Bu zırvayı şiir diye düzmesem
Belki de biz sonsuza uzanmıştık
Şehnâz çıktı işte ortaya
Biraz da buselik var içinde kabul
Koca bir şarkıyız nihayetinde
Dediler sonra
“Biz sizi iki kıta arası musiki sanmıştık”

Samowzki